Konular
Soğuk havaların kapıyı çaldığı bu günlerde, kış hastalıkları yavaş yavaş kendini göstermeye başlıyor. Soğuk algınlığı, grip, nezle gibi bağışıklık sistemini olumsuz etkileyen hastalıklardan korunmak mümkündür. İşin sırrı doğru sebzeleri doğru baharatlarla taçlandırmakta. Bu konuda size yardımcı olması adına kışın sebze yemeklerine sağlık katacak tatlar adlı yazımızı hazırladık.
Mümkün olduğu kadar tüm yemeklerde kullanılması tavsiye edilir. Çiğ soğan ve sarımsak daha faydalıdır, ancak rahatsız edici kokuları nedeniyle çiğ tüketmek istemezseniz pişirme yöntemine dikkat ederseniz aynı faydaları sağlayabilirler.
Bir soğanı kavururken çok fazla havaya maruz bırakmamak, biraz canlı tutmak adına tamamen pembeleşinceye kadar değil de biraz canlı kalacak şekilde bırakmak ve düdüklü tencerede pişirmek önemlidir. Örneğin soğan çorbası yapabilir, içerisine sarımsak, karabiber ve kimyon ilave edebilirsiniz. Bunlar birleştirildiğinde boğaz enfeksiyonlarına özellikle antibakteriyel etkileri olan mide ve bağırsak hastalıklarına iyi gelir. Ayrıca vücudun bağışıklığını güçlendirme de rol oynar.
Ceviz, zeytinyağı gibi çok önemli yağ asitleri içerir. Bu iyi yağlar nedeniyle kan kolesterol seviyelerini düşürebilir. Kardiyovasküler hastalıkları önleyebilir. Cevizde ayrıca L-arginin adı verilen bir protein vardır. Bu protein kan damarlarını daha pürüzsüz hale getirir ve kanın daha sıvı akmasını sağlar. Bu nedenle kandaki toksinlerin giderilmesine yardımcı olur.
Aynı zamanda çok yüksek bir antioksidan etkiye sahiptir. Bu nedenle bağışıklık sistemini güçlendirebilir ve bakterilerle savaşabilir. Ayrıca fenolik bileşikler ve magnezyum içerir. Ayrıca safra taşı oluşumunu da önleyebilir. Bu faydalar özellikle çiğ cevizde belirgindir. Kuru ceviz de iyidir ama çiğ ceviz daha etkilidir. Günde 2 ceviz yemek yeterlidir.
Lahana, C vitamini açısından zengindir ve ayrıca önemli bir antioksidandır. İçerdiği lif nedeniyle bağırsak hareketlerini düzenlemeye yardımcı olur. Bu lifler bağırsaklardaki faydalı bakterileri artırarak antibakteriyel etkiyi ortaya çıkarır.
Lahana sadece bağışıklık sistemini güçlendirmekle kalmaz, vücuttaki faydalı bakteri sayısını da arttırır. Lahana ayrıca fitokimyasallar içerir. Lahanada bulunan bu bileşikler meme, kolon ve prostat kanserini önleme etkisine sahiptir.
Soğan ve sarımsak ile aynı aileye ait olan pırasa, soğan ve sarımsakta bazı kükürt bileşikleri içeriğinde barındırır. Bu sayede yüksek bir antioksidan kapasiteye sahiptir. Ayrıca tümörleri küçültmeye yardımcı olur. Antioksidan özelliği ve içerdiği vitamin ve mineraller sayesinde sağlığı destekler.
Bu kükürt içeren bileşikler bağışıklık sistemini güçlendirebildiğinden, vücudun tedavi sırasında daha hızlı iyileşmesini sağlamakla kalmaz, aynı zamanda hastalıkların oluşmasını engelleyebilecek antioksidanlara da sahiptir.
Karnabahar ve brokolinin hoş olmayan kokusuna neden olan sülforafan adı verilen madde aslında bu iki sebzeye antioksidan ve antibakteriyel özellikler katmaktadır. Midede ülser tipi hastalıklara neden olan Helicobacter pylori adlı mikroorganizmanın üremesini engeller ve mideyi korur. Ayrıca C vitamini, magnezyum, B16 ve fosfor içerir. Vitamin, mineral ve lif açısından da zengindir. Vücudun bağışıklık sistemini güçlendirebilir. Ayrıca bağırsak florasının toparlanmasına yardımcı olur ve bağırsakların normal işleyişini sağlar.
Kış sebzelerinden en iyi şekilde yararlanmak için sebzeleri baharatlarla harmanlamak gerekir. En fazla faydayı ve lezzeti alabilmek için özellikle kış aylarında yenmesi gereken bazı baharatlar vardır.
Zerdeçal yemenin faydaları saymakla bitmez, her gün bir çay kaşığı tüketmek sağlık açısından yeterlidir. Yoğurtlara eklenerek veya yemeklere katılarak kullanılabilir. Isı ile çok az etkileşimi olduğu için yemeğe koyulduğunda değerini kaybetmez. Zerdeçal eklenen yemeklerde karabiber kullanılması tavsiye edilir.
Taze olarak ya da toz halinde tüketilebilir. Balık marine ederken kullanılabilir, yoğurtta öğütülerek yenebilir. Sindirime yardımcı olduğu için çaya da konulabilir. Mide yanmasına ve ağrıya iyi gelir. Ciddi bir antioksidan olduğu için özellikle kış aylarında diyete dahil edilmesi gereken bir baharattır.
Özellikle salatalara mutlaka eklenmelidir. İçerdiği fenolik bileşikler sayesinde sadece bağışıklığı desteklemekle kalmaz, farklı tat seçenekleri de sunar. Kış sebzelerinden yapılan yemeklere günde ortalama 1-2 çay kaşığı eklenebilir.
Baharatlar çok çabuk nemlenmektedir. Nemlendiği takdirde bakteri ve küf oluşumu kolaydır. Bu nedenle baharat alırken aktarlardan açık paket almayın, bunun yerine kesinlikle güvenilir bir marketten alınmış taze, kapalı paketleri tercih edin. Ambalajın delik olmadığına da ayrıca özen gösterin.
Zararlı mikroorganizmaların veya maddelerin vücuttan atılmasına yardımcı olan bir tür antiseptik ilaç gibidir. Bu nedenle hastalıklara karşı da koruyucu özellik gösterir. Özellikle kremalı yemeklere tat ve koku katan muskata mutfaklarda yer verilmelidir. Kabak graten gibi yemeklerin lezzetini arttıracaktır.
Kan şekerini dengeler, cildi düzenler, siyah nokta, akne ve yaşlılık kırışıklıklarının tedavisine yardımcı olur. Kimyon, yüksek demir içeriği nedeniyle anemi tedavisinde çok etkilidir. Astımla savaşabilir ve bağışıklık sistemini güçlendirebilir.