Reflü Hastalığı Nefes Darlığı Yapar Mı?

Günümüzde insanların yaklaşık %20’sinde görülen reflü, kötü beslenme alışkanlığı ile ortaya çıkan ve tedavi edilmezse, ciddi sorunlara yol açan kronik bir hastalıktır. Belirtileri ise kişiden kişiye değişiklik göstermektedir. Yazımızda reflü nedir? Reflüden kurtulmak mümkün mü? Reflü hastalığı nefes darlığı yapar mı? Hastalıkta beslenmenin önemi nedir? gibi soruların cevaplarına ulaşabilirsiniz.

Reflü Hastalığı Nedir? Reflü Hastalığı Nefes Darlığı Yapar Mı?

Tıpta “astroözefageal reflü” olarak isimlendirilen bu hastalık mide asidinin, yemek borusuna doğru geri kaçması anlamına gelir. Günümüzde her 10 kişiden 2 sinde görülen bu hastalık, insanlarda günlük hayatı olumsuz yönde etkilemektedir. Birçok hastalıkta olduğu gibi, reflünün de gösterdiği hastalık belirtileri kişiden kişiye farklılık göstermektedir.

Kimi hasta mide ekşimesi, yenilen yemeklerin yemek borusuna kaçması ya da yediklerinin ağzına gelmesinden şikâyet ederken, kimi hastada göğüs ağrısı, gaz sıkışması ve nefes darlığı gibi can sıkıcı durumlardan şikâyet etmektedirler.

Öyle ki birçok reflü hastası, nefes darlığı ve göğüs ağrısı nedeni ile göğüs polikliniklerine ve hatta kardiyoloji polikliniklerine kadar gidebilmektedirler. Bunun sebebi ise; Hastaların göğüs ağrısı yaşamalarından dolayı kalplerinde bir sorun olduğunu zannetmeleridir. Reflünün göğüs üzerinde yarattığı baskı, diyaframı bile etkilemekte ve hastanın nefes alabilmesinde büyük sıkıntılar çıkarabilmektedir.

Reflüden Kurtulmamız Mümkün Mü?

Tabi ki sağlık her insan için en önemli varlıktır ve onu koruyabilmek de son derece özen isteyen bir konudur. Giydiklerinizden tutun, yediklerinize kadar her şeyinize dikkat etmeniz gerekir. İşte bu sözlerden de anlaşılacağı üzere reflü şikâyetlerinden de, özenli ve düzenli bir beslenme programı ile kurtulmamız mümkündür.

Reflü tedavisine öncelikle doktorunuzdan hastalığınız hakkında bilgi alarak başlayabilirsiniz. Sonrasında doktorunuzun size vereceği perhiz listesine göre hayatınızı düzenleyip, sağlıklı beslenerek yaşadığınız şikâyetleri en aza indirebilirsiniz.

Reflü Hastaları Nasıl Beslenmeli?

Reflü Hastalığı Nefes Darlığı Yapar Mı?

Reflü hastalığı oluşumunun temel sebebinin, beslenme bozukluğundan kaynaklandığını artık hepiniz biliyorsunuz. Bu yüzden öncelikle beslenme alışkanlığınızı düzelterek işe başlamanız gerektiğini unutmamalısınız.

Hastalığın temel sorununun belirtileri, mide asidi seviyesinin yükselmesi ve yemek borusuna geri gelmesi olarak bilindiğine göre, bu belirtileri daha ileri bir seviyeye taşımamak için, mide asidi dengesini bozacak yiyeceklerden kesinlikle kaçınılmalıdır. Bu nedenle doktorunuzun size verdiği perhiz listesine harfiyen uymak zorunda olduğunuzu aklınızdan çıkarmamalısınız. Peki, bu durumdan kurtulmak için, hangi yiyecekleri yemelisiniz hangi yiyeceklerden kaçınmalısınız bunlara bir göz atalım.

Reflüyü Tetikleyen Yiyecekler  Nelerdir?

•  Yağlı yiyecekler(kızartmalar, yağlı yemekler vb.)
•  Asitli yiyecek ve içecekler(turşu, kola gibi asit oranı yüksek yiyecek ve içecekler)
•  Acı ve baharatlı yiyecekler(cips, acı biber ve içeriğinde baharat olan yiyecekler)
•  Kafeinli içecekler(kahve ve kahve çeşitleri, soya sosu, çikolata vb.)

Özetle; mide asidi seviyesini yükseltecek yiyeceklerden kaçınılmalıdır.

Reflüye Neler İyi Gelir?

Yukarıda alınan önlemlerin yanı sıra şunlara da dikkat etmek, yaşanılan sıkıntıları hafifletmeye yardımcı olacaktır;

•  Bir defada, fazla miktarda değil, az ve sık sık beslenmek.
•  Uyumadan en az 2 saat öncesinde, yemek yeme olayını bitirmek.
•  Kullanılan yastık yüksekliği seviyesini artırmak(30 cm)
•  Nefes almayı güçleştirmeye neden olacak, korse ya da buna benzer dar kıyafetler giymemek.
•  Su tüketimini arttırmak.
•  Spor yaparak sindirime yardımcı olmak ve kilo vermek.
•  Lif bakımından zengin gıdalar tüketmek.
•  Elma, muz, brokoli, havuç gibi faydalı meyveler tüketmek.
•  Günlük hayatımızda maalesef çokça maruz kaldığımız sıkıntı ve stresten oldukça uzak durmaya çalışmak.
•  Hazır gıda, fast food tarzı yiyeceklerden uzak durmak.
•  Alkol ve sigara kullanmamaya çalışmak da oldukça rahatlatıcı ve hastalar için son derce faydalı etkenlerdir.