kadınkadın haberlerimodakadın sağlığısağlıkaşkilişkilerevlilikboşanmaanneçocukyaşamdekorasyonsağlıklı beslenmediyetgüzellikstiltrendler
DOLAR
34,6980
EURO
36,7654
ALTIN
2.932,52
BIST
9.935,96
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Az Bulutlu
14°C
İstanbul
14°C
Az Bulutlu
Cuma Çok Bulutlu
16°C
Cumartesi Hafif Yağmurlu
15°C
Pazar Parçalı Bulutlu
18°C
Pazartesi Parçalı Bulutlu
17°C

Topuk dikeni nedir? Nasıl tedavi edilir?

Topuk dikeni, ayak tabanında yer alan plantar fasia diye adlandırılan ayak bağının topuğa yapışma yerinde birtakım nedenlerle oluşan küçük yırtıklar ve kopmalar sonucu topuk kemiğinde gelişen iltihaplanmanın kemikte kireçlenme ve benzeri çıkıntıların oluşması durumudur ve ortopedi ve travmatoloji bölümünün alanına girmektedir.

Topuk dikeni nedir? Nasıl tedavi edilir?
19.04.2022 10:37
2.766
A+
A-

Topuk dikeni, günlük yaşamı olumsuz etkileyen ve oldukça yaygın görülen ortopedik problemlerinden biridir. Topuk dikeni, ayak tabanında yer alan plantar fasia diye adlandırılan ayak bağının topuğa yapışma yerinde birtakım nedenlerle oluşan küçük yırtıklar ve kopmalar sonucu topuk kemiğinde gelişen iltihaplanmanın kemikte kireçlenme ve benzeri çıkıntıların oluşması durumudur ve ortopedi ve travmatoloji bölümünün alanına girmektedir. Aşırı kilo ve ileri yaş ayak bağının topuğa yapışma noktasında hasar oluşturabilecek nedenlerin arasında gösterilir. Yaş, ve cinsiyet göz önünde bulundurularak kilo kontrolünün normal seviyede tutulması oldukça önem arz eder. Topuklu ayakkabı ya da ortopedik olmayan ayakkabıların kullanımına bağlı kadınlarda daha görülen bu sağlık problemi ani hareketlerden kaçınmayı gerektirir. Toplumda görülme sıklığı ise yüzde 3- 7 oranlarındadır.

Aşırı kilo ve kötü zemin risk oluşturuyor

Topuk dikeni özellikle kötü zeminde aşırı kullanıma bağlı uzun süre ayakta durma, obezite hastalarında ve zorlanmalar sonrası ayak taban bağının gerilmesine yol açan durumlarda ortaya çıkar. Sert zeminlerde kötü ve desteksiz ayakkabı kullanımından olabileceği gibi koşma zıplama gibi zorlayıcı hareketler sonrasında da görülebilir. Bu durumlar dışında bazı hastalık durumlarında risk artar ve topuk dikeni daha sık görülür. Topuk dikeni riski oluşturabilecek bazı hastalıklar şu şekilde sıralanabilir;

  • Obezite,
  • Gebelik,
  • Diyabet,
  • Romatizmal hastalıklar,
  • Ayakta deformiteler(düztaban ya da yüksek kavisli ayaklar) risk faktörleri arasında gösterilebilir.

Yavaş geliştiği için fark edilmeyebilir

Topuk dikeni belirtileri kişiden kişiye değişkenlik gösterebilir. Her zaman acı ve ağrı hissi göstermeyen ve semptomları görülmeyen ortalama %15 bireyde başka nedenlerle çekilen grafilerde topuk dikeni tespit edilebilir. Topuk dikeni genellikle ayak tabanı topuk iç kısmında basamama alt bacağa yayılan yanıcı ağrı ile karakterizedir.

Topuk iç kısmındaki ağrı en klasik bulgular arasındadır. Topuk dikeninin varlığı sabah uyanıldığında günün ilk saatlerinde ayaklar üzerine ağrı ile basamamaya neden olur. Birkaç adım attıktan sonra ayak bağının gevşemesi ile ağrı azalır ancak gün içinde uzun süre ayakta kalma ile akşam ve gece ağrı hissi tekrar hissedilebilir. Ayrıca topukta şişlik, sertlik, kızarıklık ve ayak bağında gerginlik oluşabilir. Ancak topuk dikenini yavaş geliştiği için ilk başlarda fark edilmeyebilir. Vakit kaybedilmeden ortopedi ve travmatoloji uzmanına başvurulmalıdır.

Teşhis için klinik muayene ve görüntüleme yöntemleri birlikte değerlendirilir. Ayak lateral grafiler ile topuk dikeni rahatlıkla görülebilir. Başlangıç evresindeki bazı bireylerde grafide topuk dikeni görülmediğinden dikenin oluşacağı bölgedeki ödem ve iltihaplanmayı göstermek için MR çekilebilir.

Ortopedi ve travmatoloji uzmanına başvurmakta geç kalmayın

Topuk dikeni tedavi edilmediğinde kişinin günlük yaşantısında ve yürüyüşünde kısıtlaması nedeniyle bacak ve ayak kaslarında zayıflama, gerginlik ve sertleşmeye neden olur. Hareketsizlik ve yürüme aktivitesinde kısıtlanma olduğundan birtakım eklem kireçlenmeleri postür bozukluğu ve kronik ağrıya yol açar. Topuk dikeni tedavisi basit tedavi yöntemlerinden cerrahi tedaviyi gerektirecek geniş bir yelpazeyi içermektedir. Sistematik olarak en basit tedaviden zor tedavilere sırayla geçilir. Tedavide öncelikle ortadan kaldırılabilecek nedenler ve etkenler giderilmelidir.

Kilo verilmesi, uygun ayakkabı ve uzun süre ayakta durmaktan kaçınmak ile  ilaç, tabanlık(topuk yastığı),fizik tedavi ve egzersizler ile şikayetlerin büyük çoğunluğu giderilir. Bu tedavilerin sonuç vermediği durumlarda topuk dikeni ve ayak bağı bileşimindeki inflamasyonu gidermek ve iyileştirmek amacıyla birtakım enjeksiyonlar (kortizon, PRP ve kök hücre )  uygulanmalıdır.

Hastalığın durumuna göre ve mevcut tedavilerden fayda sağlanmaması halinde cerrahi tedavi seçenekleri devreye girmektedir. İlk olarak medikal tedavi olarak ağrı kesici oral (ağızdan ) ve topikal (krem ve jel) ilaçlar verilir. Bu ilaçların kullanımı ile ağrı ve iltihabi durumları hafifletir ve daha sonra istirahat ve şişlik, yanma var ise buz tedavisi uygulanır. Şikayetler geriledikten sonra uygun tabanlıklı ayakkabılar ya da topuk yastığı denen silikon tabanlıklar ile mobilizasyon sağlanmalıdır.

Topuk dikenin olması durumunda sabah uyanıldığında öncelikle ayak bağını ve baldır kaslarını germe egzersizleri yaptıktan sonra yürüme önerilir ve bu egzersizlerin gün içerisinde imkan dahilinde yapılması gerekir. Bu tedaviler ile çoğu şikayetler geriler ve ağrı azalır ya tamamen geçer. İlaç tabanlık ve egzersiz tedavilerin çözüm olmaması durumunda fiziksel birtakım tedavi yöntemleri ile enjeksiyon seçenekleri uygulanabilir.

Ortopedi ve travmatoloji uzmanlarının topuk dikeninde çok nadir başvurduğu yöntemlerin arasında cerrahi müdahale tedavi şeklidir. Topuk dikeninde ameliyat tedavisi enjeksiyonlu tedaviler, tabanlık ve fizik tedavi egzersizleri gibi ameliyat dışı tedavilere yanıt alınamaması ve tedaviye dirençli durumlarda endikedir.

Topuk dikeninde ameliyatı mevcut ayak bacak problemleri giderildikten sonra açık ve kapalı (endoskopoik) olarak yapılabilir. Açık ameliyatlar sonrası yara iyileşme problemleri enfeksiyon dikiş yerinde ağrı gibi sorunlar mevcut olabilir. Endoskopik ameliyatlar topuğun altından veya yan tarafında açılan küçük deliklerden girilerek yapılır.

Endoskopik ameliyatın daha az yara izi bırakması enfeksiyon riskinin az olması erken dönemde taburcu ve lokal anesteziler ile yapılabilmesi avantaj olarak sayılabilir. Cerrahi sonrası kısa sürede taburcu edilmek mümkündür.

Topuk dikenin bulunduğu alan üzerine 1 hafta kadar yük vermeden ve zorlamadan mobilize edilebilir. 2 ila 4 hafta aralığında ağrının durumuna göre işe dönüş sağlanabilir. Ameliyat sonrası topuk dikeni gelişimini tetikleyecek durumlardan uzak kalması, tabanlık kullanımı ve egzersizlerin devamı tedavinin başarısının sürdürülmesinde ve hastalığın nüks etmemesinde önemli rol oynar.

 

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.