Konular
Sevdiğiniz insan ile bir süredir birlikteyseniz, bazen heyecanınızı kaybetmiş gibi hissedebilirsiniz. Her gün birlikte yattığınız kişiyi, bazı zamanlarda sevgilinizden çok arkadaşınız gibi hissedebilirsiniz. Bu hissiyat onu artık sevmediğinizden ya da onun sizi sevmediğinden kaynaklanmaz. Bu durum, herhangi bir uzun vadeli ilişkinin doğal akışıdır. Ancak yıllardır birlikte olmanız ve birbirinizi çok iyi tanıyor olmanız, ilişkinizin sonsuza kadar sıkıcı olacağı anlamına gelmez. Ne kadar süredir birlikte olursanız olun, ilişkinizi canlı, heyecanlı ve canlı tutmak sizin elinizde. “Aşkımızı nasıl canlı tutabiliriz?” diyorsanız, yazımızın devamını okuyabilirsiniz.
Aşkımızı Nasıl Canlı Tutabiliriz?
Empati en önemli şeydir. Popüler inanışın aksine, empati kavramı, kendini başkasının yerine koyma girişimi değil, diğer kişinin ruh halini mimik ve davranışlarından anlama girişimidir. Eşinizin davranışlarına kızmak yerine, önce onun jestlerini ve davranışlarını yorumlamaya çalışın. Bu yorumların size nasıl hissettirdiğine dikkat edin ve bulgularınızı eşinizle paylaşın.
Bir ilişki geliştikçe, zamanla sevdiklerimize olan yakın ilgimizi kaybetmeye başlarız. Zamanla önceliklerimiz değişir ve maalesef sevdiklerimiz alt sıralara düşer. Ancak, kişisel ilişkilerimizde bir şeyler ters giderse, bu hayatımıza yansıyacaktır. Başka bir deyişle, ilişkiniz ne kadar iyiyse, diğer şeyler o kadar kolay olacaktır. Bundan dolayı ilişkinize öncelik vermelisiniz.
Hayatta yeni şeyler denemek için asla geç değildir. Robot olsanız bile hep aynı yere gitmekten, aynı şeyleri yemekten ve aynı şekilde seks yapmaktan bıkarsınız. Yeni şeylere açık olun. Trendi takip edin. Bunu çiftler için tasarlanmış hobilerle veya yatakta yapabilirsiniz. Yeni olan her şey hem heyecan verici hem de ürkütücüdür. Hatta bazen yorucu. Hayatın karmaşasında kaybolduğunuzda, işinizle, ailenizle veya bir problemle boğuştuğunuzda, yeni bir şeyler deneme fikri sizi ısıtmayabilir. Ancak kendinizi ve sevgilinizi buna zorlayın. Hatta gerekirse ona teklifle değil eksiksiz bir planla gidin. Başlayınca pişman olmayacaksınız.
Bazı çiftler, eşleri tarafından yargılandıklarını hissedebilir. Bu duygu otomatik olarak savunma davranışını tetikler. Bununla birlikte aşırı hassas, asabi, içine kapanık, yargılanmaktan korkmak ve her şey hakkında konuşamayacağınızı düşünmek gibi sorunlar ortaya çıkar. İletişiminizi canlı tutmak istiyorsanız, yargılayıcı sözlerden, jestlerden ve eylemlerden kaçınmalısınız.
Yemek yediğinizde, uyandığınızda, TV izlediğinizde ve hatta seks yaptığınızda önceden tahmin edilebilir olmayın. Bu, uzun süreli ilişkilerin doğal bir sonucudur ve rutin bazen gerekli, bazen de arzu edilir. Ama aynı zamanda sıkıcıdır. Bir sabah partnerinizi çalar saat yerine bir öpücükle uyandırmaya çalışın, ona dokunun. Akşam onu görmeyi beklemek yerine, bir öğle yemeği turu planlayın. Beklenmedik bir şekilde onunla evinizin farklı köşelerinde seks yapmaya başlayın. Tatile gitmek için yaza veya tatil günlerine kadar beklemeyin. Yoğun bir Cuma veya Pazartesi ile hafta sonunu ilişkilendirin ve üç günü bir kral gibi geçirin. Farklılığın, değişimin ve heyecanın tadını çıkarın.
Gün içinde mesajlaşarak, sosyal medyada birbirinizle sohbet ederek, öğle tatilinde birbirinizi arayarak birbiriniz ile sürekli iletişime geçiyorsunuz. Sonra eve gidip televizyon seyretmekten ve konuşmamaktan şikâyet ediyorsunuz. Gün içinde her şeyi konuştuğunuz için akşamları konuşacak konu kalmıyor. Bundan dolayı gün içinde sürekli iletişim halinde olmayın ve anlatacaklarınızı beraber olacağınız zamana saklayın.
Artık sevgilinin aldığı her nefesi, söylediği her yalanı ya da aklından geçen her düşünceyi bildiğini sanıyorsunuz. Sizi monoton olmaya iten şey budur. Bu yüzden partnerinizi şaşırtmanın bir yolunu bulmalısınız. Eve geldiğinde, özel bir sebep olmaksızın, sevdiği biriyle sürpriz bir parti vererek onu şaşırtabilirsiniz. Sıradan bir öğle yemeğini seksi bir kaçamak haline getirebilirsiniz. Eşyalarında onu heyecanlandıracak bir şeyler saklayabilirsiniz. İsterseniz, ona aniden çekici mesajlar göndermek için bazı teknikler bile kullanabilirsiniz. Yapmanız gereken tek şey damarlarınızdaki kan akış hızını biraz arttırmak. Bunun karşılığını güzel bir ilişki ile alacaksınız.
Yırtık, lekeli veya solmuş iç çamaşırlarınız, pijamalarınız veya ev kıyafetleriniz olduğunu biliyoruz. Uzun süreli ilişkilerin çoğunda, kadınlar seksi iç çamaşırları yerine büyükanne külotlarına ya da birbiriyle uyumsuz külot ve sutyenlere ve seksi pijamalar yerine bol, rahat pijamalara geçerler. Erkekler ise eski boksörlerin üzerine spor şortu veya eşofman giymeye alışkındır. Kendine ve sevgiline yeni şeyler al, giyin ve onları çıkar. O yüzden seksi olun, kendinize iyi bakın. Yatağa gittiğinizde, kendinize dışarı çıkıyormuş gibi davranın. Gerisini cildiniz halleder.
Onu neyin güldürdüğünü tam olarak biliyorsunuz. Hangi anın, hangi sahnenin, hangi şakanın onu gülme krize soktuğunu biliyorsunuz. Mutlu ve uzun süreli bir ilişkinin sırrı birlikte gülebilmektir. Eskiyi kullanın ya da yeni anılar yaratın. Hatta gerektiğinde birbirlerini gıdıklıyorlar. Ne yaptığınız ya da nasıl yaptığınız önemli değil. Önemli olan birlikte gülebilmenizdir. Bu gülümsemelerden sonra, birbirinizi neden ve ne kadar sevdiğinizi tekrar tekrar hatırlayacaksınız.
